İşletmeniz, e-ticaret siteniz şirketinizin ürün veya hizmetine yönelik potansiyel müşteriler oluşturmak amacıyla blog yazarı gibi bir üçüncü taraf yayıncıya ödeme yapar, burada 3. taraf yayıncı bağlı kuruluştur. Bu bağlı kuruluş, siteleri üzerinden sizin sitenize tıklayan müşterilerinizin her birine yaptığınız her satış için ödeme alır. Bağlı kuruluş, bağlı kuruluş bağlantıları adı verilen ve e-ticaret sitenizde bir satın alma sayfasına yönlendiren özel izleme bağlantıları kullanır. Bağlı kuruluşa yalnızca bağlı kuruluş bağlantısını kullanarak bir şey satın alan müşterileriniz için ödeme yaparsınız.
Örneğin, enstrüman sattığınızı varsayalım. Müzisyenlerin ya da enstrüman çalmak isteyenlerin bu aletleri karıştırmasını, çizmesini ve harmanlamasını kolaylaştırdığını bildiğiniz belirli bir denetleyici sisteminiz var, bunun yanında müzik aletleri ve müzisyenlik üzerine yazan bir blogger buluyorsunuz. Blog gönderileri arama sonuçlarında üst sıralarda çıkıyor. Ve okuyucuları, makalelerine yorum bırakarak düzenli olarak etkileşime giriyorlar. Blogger ile bir bağlı kuruluş pazarlama ilişkisine başlarsanız, birkaç gönderide ürününüzle ilgili bağlantılar ekleyeceklerdir. Blog okuyucularından biri, ürününüzün satış sayfasına giden bir bağlantıya tıklar ve denetleyicinizi satın alırsa, bağlı kuruluş pazarlama sistemi bağlantıyı görür ve blogger'a satışla ilgili krediyi verir. Blogger daha sonra gelirlerin bir kısmını alır. Kampanyanız başarılı olursa, ilgili konu üzerine yazan diğer bloggerlarla ortaklıklar kurabilirsiniz. Kullandıkları bağlı kuruluş bağlantıları, kendi bağlı kuruluş hesaplarını doğudan ilgili olacaktır bu sebeple bir karışıklık çıkmaz ve satışları ilk blog yazarının satışlarıyla karışmaz.
Satış Ortaklığı yoluyla ürünlerinizi hedef kitlenize tanıtmanın çeşitli avantajları vardır.
Yeni müşteri adayları oluşturur, siz ve bağlı kuruluş benzer hedef pazarlarına sahip olduğunuzda, bağlı kuruluş pazarlaması yeni potansiyel müşteriler yaratmada etkili olacaktır. Aslında, bağlı kuruluşlarınızın hayranları potansiyel müşterileriniz olur. Bağlı kuruluşlarınız, sizinkiyle örtüşen belirli bir işten zaten yararlandığından, markalarının ve hedef kitlelerinin büyümesinden de yararlanırsınız.
Bazen daha önce keşfetmediğiniz pazarlara da girme fırsatınız olur. Belki de niş pazara odaklanırsınız bu sayede aynı üründe ürün başına daha yüksek bir kâr marjı elde edebilirsiniz. Bu niş pazara içerik üreten bir blogger ile iş birliğinde bulunarak işinizi çok farklı bir pazarda tutturabilir ve markanızın kitlesini yükseltebilirsiniz.
Satış Ortaklığında maliyetleriniz diğer dijital pazarlama ve reklam yöntemlerine kıyasla nispeten daha düşüktür. Yatırım getiriniz (ROI) ise yüksektir; bağlı kuruluşlara yalnızca satış yaptıklarında ödeme yaparsınız. Alacağınız şey, düşük riskli, yüksek yatırım getirisi olan bir pazarlama stratejisidir. Buna karşılık, tıklama başına ödeme reklamcılığında, satışla sonuçlansın ya da sonuçlanmasın tıklamalar için de ödeme yaparsınız. Marka bilinirliği ve site trafiği elde edersiniz, ancak gelirinizin artması gerekmez. Zaten asıl amaç da öncelikle marka bilinirlik ve istikrarını sağlamaktır , saman alevi gibi önce parlaması sonrasında ise dağılması hiçbir marka tarafından istenen bir durum değildir.
Peki Satış Ortaklığı’na Nasıl Başlanır?
Satış Ortaklığı pazarlamasına başlamak için öncelikle hedef kitlenizin kim olduğunu bilmeniz ve doğru bağlı kuruluş pazarlama araçlarını kullanmanız gerekir.
İlk adım kitlenizi anlamaktır. Kitlenizi tanımak, hedef demografinize hitap eden bağlı kuruluşları belirlemeyi kolaylaştırır. Hedef pazarınızı ve tüketmesi muhtemel içerik türlerini detaylı bir biçimde düşünmeli ve listelemelisiniz. Mesela aşağıda birkaç örnek soruyu görebilirsiniz, bu süreçte özellikle yazılı çalışmanız size fayda sağlar hangi noktadan başladığınızı ve nereye ulaştığınızı görmüş olursunuz.